Altın Yumurtlayan Tavuk Masalı

Altın yumurtlayan tavuk masalı dünya masalları arasında özel ve etkileyici olan masallardan biridir. Söz konusu eğer masal ise büyük küçük fark etmeden herkesin ilgisini çeken özellikler taşır. Özellikle çocuklar uyku öncesi masal dinlemekten çok hoşlanır. Altın yumurtlayan tavuk masalı içeriği ile klasik haline gelen bir masaldır. Altın yumurtlayan tavuk masalında özellikle konu ve karakterler ilgi çeker. Bu güzel masal ile ilgili merak ettiklerinizi sizler için araştırdık.

Altın yumurtlayan tavuk masalı, ilkokul çağlarında öğrencilere öğretilen bir masaldır. Ders verici özelliği ile bu masalın herkeste bir iz bıraktığını söyleyebiliriz. Açgözlü olmanın zararları, aza kanaat etmenin doğru olduğu gibi dersler, bu masalın verdiği önemli mesajlardan bazılarıdır. Altın yumurtlayan tavuk masalında başkarakter yoksul bir çiftçidir. Onu yaşadıkları ele alınır.

Altın Yumurtlayan Tavuk Masalı Özeti

Altın yumurtlayan tavuk masalı geçmişten bugüne kadar en çok beğenilen ve ders verici nitelik taşıyan masallardan biridir. Bir zamanlar yoksul bir çiftçi vardır. Bu çiftçi tavuklarını çok sever ve çok iyi bakar. Tavuklar arasında özellikle bir tavuğa daha fazla bir ilgisi vardır. Bu tavuk sevginin karşılığı olarak çiftçiye günlük 1 altın yumurta verir. Çiftçi her gün bu altın yumurtayı alır, kuyumcuya bozdurur. Zaman geçtikçe çiftçi çok zengin olur.

Zenginleştiği için gereksiz şeyleri almaya başlar. Zaman geçtikçe tavuğun verdiği altından memnun olmaz. Çiftçi eski ilgiyi göstermez. Tavuğun karnında bir hazine olduğunu düşünür ve tavuğu kesmeye karar verir. Tavuğu kesince görür ki hiç umduğu gibi değil. Çiftçi bu açgözlülüğü ile birçok şeyi deneyimleyip, anlar.

Altın Tavuk Masalında Neler Olmuştur?

Bir varmış, bir yokmuş. Çok eskiden güzel bir köyde fakir bir çiftçi ve karısı yaşarmış. Geçimlerini tavuklarından elde ettikleri yumurtalardan satarak sağlarlar. Bir gün kümeste olan tavuklardan biri ölür ve bunun üzerine çiftçi pazara giderek ölen tavuğun yerine başka bir tavuk satın alır.

Günlük kümese girip yumurtaları alan bu yoksul köylü, ertesi sabah kümese gittiğinde gördükleri karşısında şaşkınlıktan neredeyse küçük dilini yutar. Bunun sebebi de yeni aldığı tavuğun yumurtladığı tavukların altın olmasıdır. Köylü buna çok sevinir ve altın yumurtayı alıp evine götürür. İkinci sabah yine kümese girer ve tavuğun altında altın bir yumurta daha olduğunu görür. Köylü bu yumurtayı da alır ve mutlu bir şekilde yine evin yolunu tutar. Derken, bu hep böyle sürüp gider. Köylünün yeni tavuğu hergün bir altın yumurtlamış ve yoksul çiftçi bu şekilde zengin olmuş. Her geçen gün “daha da zengin olmalıyım” diyen çiftçinin gözünü para hırsı bürümüş.

Günlerden birgün köylü; tavuk günlük altın yumurtluyor her gün bunu beklemek zorunda değilim demiş. En iyisi tavuğu keseyim ve karnındaki bütün altınları alıp, daha da zengin olurum.” Demiş. Sonrada altın yumurtlayan tavuğu gerçekten kesmiş ve karnına bakmış. Açar açmaz karnından hiç birşey çıkmadığını görmüş. Açgözlü köylü, hatasını anlamış ve yaptığına çok pişman olmuş ama artık çok geçmiş. Aradan uzun zaman geçince köylü elindeki altınları harcamış ve eski fakir yaşantısına geri dönmüş. Bu fakir köylü aç gözlü olmanın ve hırslı olmanın çok kötü bir şey olduğu artık biliyormuş. Bu masal da burada bitmiş…

Altın Yumurtlayan Tavuk Masalı Ana Fikri

Altın yumurtlayan tavuk masalı içeriğinde hem okuyucuyu için hem de dinleyiciler için çok güzel mesajlar mevcuttur. Buradan ilk olarak çıkarılması gereken mesaj, insan açgözlü biriyse elindekini de kaybedebilir ve eskisinden bile zor duruma düşebilir. Bunun haricinde sevgi ile bütün zor kapıları açar ve hiç ummadığınız yerlerden güzellikleri önünüze serer. Az ile mutlu olan kişi her zaman kazanır. Bir kişi  aç gözlü olduğu zaman elindeki de birgün tükenecektir. Kazancınız her geçen gün artsa bile çalışmaya devam etmek ve emek vererek işinizi yapmak çok önemlidir. Bu masalda ki çiftçi de söz konusu durumu  göz ardı ederek, saparak hatalar yapmıştır. Yaptığı hatalar da ona kötü bir hayatı tekrar sunmuştur. Altın Yumurtlayan Tavuk masalında olduğu gibi diğer masallar da benzer dersleri vermeyi amaçlar.